ASUS Vivobook Pro 14 OLED İncelemesi

Vivobook Pro 14 OLED incelemesine başlarken klasik bir Ultrabook bekliyordum ancak karşıma çıkan cihaz ROG Flow benzeri, fazlasıyla donanımlı bir bilgisayar oldu. Elbette onun kadar abartı bir ekran kartı ya da özellikleri yok ama bu da testlerin kapsamının adım adım genişlemesi ve tahmin ettiğimden daha fazla zaman almasıyla sonuçlandı. Önce biraz genel bilgi paylaşayım.

Zenbook, Zenbook Pro ve Vivobook modellerine alışkınız ama Vivobook Pro yeni bir kategori diyebiliriz. Hepsi ince bilgisayarlar, Zenbook ve Vivobook aileleri arasında maksimum konfigürasyon ve kasa farkları var. Zenbook metal ağırlıklı çok üst düzey, Vivobook ise klasik laptoplardan ayrışmış ama plastik ağırlıklı kasalarda karşımıza çıkıyor. Zenbook Pro modelleri üst düzey teknik özellikleri ufacık kasalara sığdırdığı gibi soğutabiliyor da. Şimdi Vivobook Pro ailesi K3400, K3500, N7400 ve N7600 gibi modellerle piyasada.

OLED Ekranın Özellikleri

Bu incelemedeki model K3400 koduna sahip, kasanın altında K3400P yazısı görebiliyor. Zenbook Pro’lardan çok şey alınmış. Özellikle de standart laptoplarda göremediğimiz Pantone onaylı, renk gamı ve doğruluğu yüksek ekran. OLED panel kullanan laptop 14 inç, WQXGA+ yani 2880×1800 çözünürlük ile çok yüksek piksel yoğunluğuna sahip. 400 Nit parlaklık ile klasik laptoplarla kıyaslanmayacak bir ekranı var.

Güneşli havada ya da aşırı aydınlık ortamlarda bile kullanımı çok rahat. Gerçek siyahlar verebiliyor, 0.2 ms tepki süresi var, üstelik 90 Hz tazeleme oranı sunuyor. MyASUS altında OLED ekranın ömrünü korumak için piksel yenileme, ekran koruyucu, sabit görüntüyü fark ettirmeden oynatan piksel değiştirme gibi pek çok ayar var. Bu sayede ekran kalitesinin uzun vadede korunması amaçlanmış.

Ek olarak mavi ışık yorgunluğunu azaltmak için OLED panelde mavinin dalga boyu gözümüzün algılamayacağı şekilde değiştirilmiş. Renk ölçümü ve doğruluğunda sorun çıkartmayan, ekranı sarartmayan bir mavi ışık azaltma etkisi sağlanmış. Tabii ki isterseniz yine MyASUS uygulaması altından ekran rengini ve sıcaklığını ayarlayıp tonu keyfinize göre düzenleyebilirsiniz.

Fotoğraf, video düzenlemek, film izlemek ya da oyun oynamak için harika. 16:10 ekran oranıyla 1920×1200 çözünürlüğe düşürdüğünüzde bile düzgün ölçekleniyor ve rahat kullanılıyor. Kenar çerçeveler ince ama ASUS’un en ince çerçeveleri değil, Zenbook’larda bu kenarlar daha ince oluyor.

Kasa Tasarımı

16:10 ekran sayesinde kasa biraz daha alan kazanıyor, bu da Touchpad için kullanılmış. Çok geniş, kaygan ve kullanımı kolay bir dokunmatik kontrol alanı var. Ayrıca bu alan numerik dokunmatik takıma da dönüşebiliyor. Klavyesindeki tuşlar Türkçe Q dizilim, dar ama işaretli olduğu için hızlı alıştığınız Enter tuşu, her tuşta parmağın oturmasını sağlayan 0.2 mm içe doğru kavis gibi özelliklere sahip. Hareket mesafeleri kısa, oyuncu klavyesi değil ama klasik laptop klavyelerinden çok daha iyi ve oyunlarda da rahat kullandığım tuşlara sahip.

Hoparlörler Harman/Kardon ve ufacık kasadan kocaman, temiz bir ses çıkıyor. DTS uygulamasından ayar ve kısıtlı ekolayzır seçenekleri de var. Mikrofonlarda AI Noise Cancelling özelliği var ve arkaplan ses bastırarak online görüşme yapabiliyor, rahat duyup, rahat konuşabiliyorsunuz. 720p 30 FPS Webcam de toplantılar için uygun ama daha iyisi olabilirdi. Kötü ofis ışığında yumuşak ve grenli görünüyor.

Üzerinde bir gizlilik kapağı var, elle kapatabiliyorsunuz ve kapalıyken turuncu bir nokta görüp emin olabiliyorsunuz. Windows Hello yüz tanıma ya da parmak izi okuma ne yazık ki incelediğimiz modelde yok.

SSD Özellikleri

Sistemde PCIe 4.0 destekli bir anakart ve işlemci var, ancak SSD PCIe 3.0 kullanılmış. Sistemi PC Express bant genişliği testinde 5.46 GB/s değerini 3DMark testinde görebiliyoruz. Intel SSDPEKNU512GZ model SSD 476 GB alana sahip, orta halli 500’lük PCIe 3.0 NVMe SSD kullanmışlar. 2877.36 MB/s okuma, 1658.35 MB/s yazma hızı gördük. Pratikte Type-A portundan T3 SSD ile maksimum hızı aldık, 400 MB/s transfer hızı zaten bu harici SATA SSD için en yüksek potansiyel. Sistemdeki SSD, harici SSD’yi bekledi.

Thunderbolt portunda ise SSD’ye yazarken 220 MB/s aktarım hızlarını gördük. Burada da X5’i bekledik diyebiliriz. Okurken yani X5’ten sisteme dosya aktarırken 1.5 GB/s ila 1.1 GB/s değerlerini gördük. Ancak sistemin en zayıf noktası hızlı portların sağ tarafta toplanması, kasanın solundaki iki Type-A portunun da USB 2.0 olması. Bunlar 42.1 MB/s aktarım hızında kısıtlı ve yeni nesil USB 3.0 cihazlar için yetersizler. Tek amaçları klavye, fare, ya da acelesi olmayan, yavaş yazılan mekanik diskli depolama cihazlarını bağlamak. Bu incelemede benim için tek hayal kırıklığı iki tane USB 2.0 oldu diyebilirim.

Buna karşın dosya transferi ve sırasız rastgele işlemlerde NVMe SSD avantajını hız olarak hissediyorsunuz. Cihazdaki Thunderbolt 4 portundan veri aktarırken USB portlarına göre çok daha yüksek hızlar da iş akışında ciddi bir kazanım.

Bağlantı Portları Ve Ethernet

120 Watt’lık ufak sayılabilecek bir adaptör ve Barrel Roll denilen klasik şarj girişi var. Ama TB4 portundan cep telefonunun USB Type-C şarj cihazını da taktığınızda ofis işleri için yeterli düzeyde şarj edebiliyorsunuz. Ancak Slow Charger uyarısı alıyorsunuz, zira çoğu telefon şarjı 20-30 Watt veriyor. Keşke ana şarj cihazı da USB ya da Thunderbolt olsaydı. Ancak keşke olsa dediğimiz pek çok özellik, Vivobook serisi Zenbook serisine göre daha erişilebilir olsun diye bilinçli çıkartılan özellikler.

Solda 2x USB Type-A USB 2.0 yani 480 Mbps, sağda bir adet Type-A eski adıyla USB 3.0 yani klasik 5 Gbps USB portu var. TB4 portu USB uyumlu, microSD kart okuyucusu tam boy bir SD kart okuyucunun yerini tutamıyor, kasaya da tam boy SD kart okuyucu sığmamış. Ancak HDMI 1.4 portu ve 3.5 mm kombo kulaklık, mikrofon bağlantısı unutulmamış. Toplantı, sunum, ek monitör bağlantısı imkanı güzel. Hoş, bu OLED ekranı kullandıktan sonra muhtemelen bununla karşılaştırılacak tek harici monitör kategorisi yine ASUS’un Mini LED ProArt’ları oluyor.

Kablosuz ağ bağlantısında Intel Wi-Fi 6 AX201 yongası ve 160 MHz bandı, anten dizilimiyle birlikte çok başarılı. Gündelik kullanımda 745 Mbps gibi internet hızlarını rahatlıkla görebiliyoruz. Elbette kurumsal Ethernet bağlantısı olmaması bazı şirketler için bir eksi, ancak Ultrabook sınıfında adaptörsüz Ethernet bulmak zaten pek mümkün değil, çoğu kullanımda da Wi-Fi 6 fazlasıyla hızlı, gigabit Ethernet portuna yakın değerler sunabiliyor.

İşlemci Ve Ekran Kartı

İşlemci ve ekran kartı konusu bu kasanın boyutlarına bakınca ve performansı ölçünce şaşırtıcı diyebiliriz. Özellikle MyASUS altından cihazı sessiz, dengeli ve performans modlarına alabiliyorsunuz. Performans modunda fan sesi duyulur hale geliyor ama işlemci frekansları coşuyor. Cinebench R23, oyunlar, Handbrake ile video kodlama, uygulama derleme ya da aklınıza gelecek her türlü iş ve eğlence kullanımında performans gerçekten de etkileyici. Neye göre, kime göre? 8. 9. Hatta 10. Nesilde Intel işlemcilerin performansları ufak ufak artıyordu ancak 11. Nesil H takılı işlemcilerde ciddi bir artış ve verimlilik farkı oldu.

Bu modelde Intel Core i7 11370H işlemci kullanılmış, 10 nm SuperFin ve maliyetine baktığımızda zaten laptop içerisinde tahminen 426 USD’lik bir kısmı tek başına oluşturuyor. 4 Çekirdek ve 8 Thread ile 4.8 GHz Turbo frekansa çıkabiliyor, 35W 3.3 GHz ya da 28W 3 GHz yapılandırmaları mevcut. Üreticiler aynı işlemciyi kullansa da sistemlerin performansı bu yapılandırmaya göre değişiyor.

Stres testlerinde genellikle 31.5 Watt, bazen daha yüksek güç kullanabiliyor, tavan olan 35 Watt konfigürasyonu kullanılmış. Bu güzel, paranızın tam karşılığını veriyor. Ya da pil ömrüne ihtiyaç duyduğunuzda 10 Watt seviyelerinde çalışarak tasarruf edebiliyor.

Soğutma Performansı

Bu incelemede bol bol yük testi yaptık ve özellikle kasanın çift fanlı soğutmasının, bu CPU’nun Turbo frekanslarını çok etkin kullanmasına imkan sağladığını gördük. ASUS Vivobook Pro’da beklediğimizden çok daha iyi bir soğutma ve güç yönetimi kullanmış, bu sayede işlemcinin performansını bu tarz bir kasada beklemediğimiz kadar iyi açığa çıkarmış.

Örneği aynı yongadaki tam işlemci ve entegre grafik uzun sürelik maksimum yükteyken 90- 91 dereceyi görmek mümkün, işlemci ve NVIDIA GPu birlikte yük altındayken 76-79 derecelere iniyor. GPU’nun kendisi de 69 derece civarında çalışıyor. Bu durumda bile klavye rahat çalışmaya imkan sağlıyor, sıcak hava tahliyesi ekran menteşesinin arkasında bulunuyor.

Çoğu laptop alıcısı için fiyat ve işlemci modeli tek kıstas noktasıdır, ancak tecrübeli alıcı ve kullanıcılar kasanın soğuması gerektiğini ve alırken dikkat edilmesi gerektiğini bilirler. Bu bölümde özellikle bu kadar detaylı test edip bilgi paylaşma amacımız, Vivobook Pro 14 OLED modelinde yani K3400’de ince kasaya karşı soğutmanın ciddi derecede başarılı olduğunu doğrulamak oldu.

Performans Testleri

Elbette performansınız batarya ayarlarınıza bağlı, fişi çekip en yüksek tasarruf moduna aldığınızda işlemci frekanslarınız ve iş hızınız düşecektir. Çalışırken internet tarayıcı ya da ofis uygulamalarında bu modları rahatlıkla kullanabilirsiniz. Ancak Blender gibi uygulamalarda CPU ile FishyCat testinde 38.63 sn’de, CPU birlikte BMW testinde 7:45.32 süresinde işi tamamlamak, bu esnada genel olarak 4 GHz’e yakın frekanslarda işlemciyi çalıştırmak için yüksek performans modunda olmalısınız.

Cinebench R23 testinde Single Core 1495 puan ile eski masaüstü işlemcisi olan ve 1230 puan alan 7700K’nın ciddi derecede üzerinde puan elde ediyoruz. Hatta tek çekirdekte Ryzen Threadripper 2990WX ya da bazı Xeon işlemcileri bile geçmek mümkün. Özetle yeni nesil işlemcinin tek çekirdek ve buna dayanan çoğu uygulamada eski ama çok güçlü işlemcilere göre bile ciddi bir avantajı var.

Diğer yandan 4 çekirdek ve 8 Thread ile çoklu çekirdek performans testinde 6184 puan alıyor. Bu iyi bir puan ama 2990WX 30.054, 7700K 6302, Core i7-4850HQ işlemci 3891 puan almış. Yani sadece eski nesil laptop işlemcilerine göre çok ileride. Testlerde tek çekirdekte 4.54 GHz ya da çok çekirdekte 3.8 GHz gibi frekansları bolca görmek mümkün, bu da bu incecik kasadaki işlemci için çok yüksek, güzel değerler.

NVIDIA GeForce GTX 1650 ekran kartını bu sistemde Studio Driver 472.47 ile birlikte kullandık. Oyun sürücüsü yerine iş sürücüsünü kullanmak daha istikrarlı oluyor. Cihazda oyun ikinci planda. Bu kartın temel eksisi 4 GB olması. Öte yandan genel oyun laptoplarıyla değil, kendi kategorisiyle kıyaslarsak, genellikle entegre grafik yongalı Ultrabook sınıfında 1650 kullanabilmek dev gibi bir fark demek. Ayrıca NVIDIA sürücülerinin kalitesinden, oyunlarda Shadowplay ile kayıttan da faydalanabiliyoruz. İsterseniz pilde sabit 30 – 60 FPS hedefi olan Battery Boost’u da açıp, tam kablosuz oyun da oynayabilir, pilinizin süresini uzatabilirsiniz.

K3400’de tasarımda 63041 mWh, tam kapasitede 61759 mWH kapasiteli, kabaca 60 wH bir batarya kullanılmış. Boyutuna göre çok iyi, 90’lık ya da 99’luk sığdırmak için çok daha kalın bir kasa gerekiyor. PCMark 10 Modern Office Battery Life testinde yüzde 50 ekran parlaklığı, yüzde 20 ses, klavye arka aydınlatması açık olarak 7 saat 22 dakika sonucunu elde ettik. Hani OLED daha az güç tüketiyordu? Derseniz sebebini anladık, yüzde 50 parlaklıkta bile olsa, bu ekran standart laptop panellerinden çok daha parlak. Yani parlaklığı standart testlerden daha fazla kısmak gerekiyor. Yine de modern bir Ultrabook için güzel sonuç elde etti diyebiliriz, sadece en iyisi değil.

Oyun Testleri

Peki oyun performansı nasıl? Klavye oyuncu klavyesi değil ama iyi, ekran oyuncu ekranı değil ama oyunlardaki görüntü çözünürlük düşürseniz bile standart laptoplarla kıyaslanmayacak kadar iyi. Ekran kartında RTX serisi teknolojiler yok ve düz masaüstü çözünürlük oyunlar için biraz fazla yük, 2.8K değil 1920×1200 oynamanız gerek. CPU oyunlarda ortalama 25 Watt, GPU 35 Watt tüketiyor yani ikisi genellikle 60 Watt’lık bir toplam tüketimde hareket ediyor. Ancak oyuna göre bu değişiyor ve daha yüksek tüketimler ve FPS’ler görebiliyoruz. Şimdi FPS değerlerine ve sıcaklıklara bakalım.

Oyun	Çözünürlük ve Grafik Ayarı	FPS	GPU Sıcaklığı	CPU Sıcaklığı
Deep Rock Galactic	1920×1200 UltraFan Maksimum	Min. 30 Ort. 61 Maks. 96 %1 30 %0.1 5	79	72
Forza Horizon 4	1920×1200 HighOtomatik Konfigürasyon DevredışıFan Maksimum	Min. 40 Ort. 66 Maks. 153 %1 51 %0.1 22	71	80
Mount&Blade 2 Bannerlord	1920×1200 Very High	Min. 28 Ort. 40 Maks. 61 %1 29 %0.1 3	71	83
Mount&Blade 2 Bannerlord	1920×1200 Very Low	Min. 95 Ort. 132 Maks. 147 %1 46 %0.1 8	71	80
Total War Three Kingdoms	1920×1200 Düşük	Min. 60 Ort. 73 Maks. 89 %1 41 %0.1 37	70	81

Görüldüğü üzere 1920×1080’in de üzerinde bir çözünürlükte gayet güzel performans veriyor. Elbette ileri seviye oyuncu bilgisayarlarındaki abartı ekran kartlarından değil 1650, bindelik dilim FPS değerleri de masaüstü kadar iyi değil. Ama cihazın sınıfına ve boyutlarına göre çok iyi, çoğu daha kalın kasalı bilgisayara göre daha sessiz, daha serin ve daha yüksek performanslı bir bilgisayar bu.

Genel Performans Değerleri

Sistem PCMark10 testinde tam güçte 5513 puan aldı, pilde güç tasarrufunu ortalamada tuttuğumuzda ise 3569 puan aldı. Yani performans modu performansı ciddi ölçüde değiştiriyor.

Geekbench’te 1581 tek çekirdek, 5252 çok çekirdek puanı aldı. Bunu prize takılı yüksek performans modunda verdi. Bu sefer prizden çıkartıp batarya tasarrufu yerine şarjda tam performans modunda kullandık. Hani pil simgesine tıkladığınızda çıkan performans ayarı var ya, işte orada en tepedeydi. Bu sefer puan 1543’e 4858 oldu. Yani çok az fark var, bu da sistemi ister prizde, ister pilde iş için rahatlıkta tam performansına çok yakın kullanabildiğimizi gösteriyor. Ancak yine oyunlarda prize takmanızı tavsiye ediyoruz zira ayarları bilmeyenler için otomatik tasarruf modları FPS düşürebiliyor.

Sistemdeki 3200 MHz DDR4 RAM çift kanal toplam 16 GB ve oldukça yeterli, CL22 çalışıyor ve düşük güç tüketimli bellekler. Genel olarak Intel işlemci ve sistemin bellek bazlı performansı da oldukça iyi, elbette ASUS’un 4266 MHz’e ulaştığı modeller de var yani zirve noktası değil. Intel sistemin uygulama uyumu, testlerde makine öğrenimi gibi farklı alanlardaki performansları nesilden nesile özellikle de Tiger Lake ile sağlam ilerleme kat etmiş.

3DMark puanı 3291, ama CPU puanı 4432. Oyun testlerinde de görüyoruz ki bu işlemci çok daha güçlü ekran kartlarını rahatlıkla kaldırır, bu GPU için fazla fazla geliyor. Ama odak noktası önce iş, sonra oyun, molalarda oyun olduğu için pek çok kullanıcı için bu konfigürasyon çok mantıklı. 3000 serisi RTX bir kart olmadığı için Ray Tracing ve DLSS gibi özellikler yok, bu bazı kullanıcılar için eksi. Şu sistemin 3060’lı sürümü olsa fiyat muhtemelen zıplayacak ancak soğutma kaldırır gibi görünüyor. Oradaki ek performans bazı uygulamalarda yararlı olacaktı.

Sonuç Değerlendirmesi

Sonuç itibariyle bu, iş için tasarlanmış bir ultrabook sınıfı cihaz. Ancak ASUS ince ama yüksek performanslı ve iyi soğutmalı bilgisayar konusunda öğrendiği pek çok şeyi diğer ürünlere yansıtmaya başlamış. Vivobook Pro serisi ASUS’un her şeyin en iyisini koyduğu sistem değil, kolay kolay arayıp bulamadığınız bir denge bilgisayarı olmuş.

Evet soldaki USB’ler yavaş ama sağdakiler hızlı. HDMI çıkışı 2.0 değil ama 1.4 de olsa var. Thunderbolt sadece bir tane ama şarj da ediyor. Ekran kartı sadece 1650 ama 1920×1200 için iyi. Ve PCIe 4.0 değil PCIe 3.0 SSD kullanılmış.

Ancak yine de sistem çok iyi işliyor, özellikle düşük güç tüketimine karşın yüksek performanslı hatta yüksek frekanslı bir işlemci çalıştırıyor. Tipine baktığınızda bu kadar güçlü olduğunu anlamıyorsunuz. Kasanın ince detayları Zenbook kadar mükemmel incelikte değil. RAM ve SSD kapasitesi abartı değil. Ama mükemmel bir ekrana sahip, gücü ve soğutması yerinde bir sistem olmuş.

Güç kablosuz şarj cihazı 333 gram, kablolu toplam ağırlık ise 442 gram. Laptopun kendisi 1.492 gram. İşe şarj cihazı olmadan götürüp, orada gündelik işler esnasında Type-C bir şarj cihazı kullanmak mümkün. Evde de oyun oynarken tam performans alırsınız. İkisi birden taşınırsa 1.934 gram ile 2 kilonun az altında bir toplam ağırlığı var. ASUS’un bir kilogram altında laptopları da var, ancak o modellerde 1650 gibi NVIDIA ekran kartları olmuyor. Bu açıdan değerlendirmemiz geçerliliğini koruyor, rekabetçi ve üst seviye özelliklerin dengeli bir harmanı var karşımızda.