Ünlü iş insanı ve G.Saray'ın İkinci Başkanı Abdurrahim Albayrak, koronavirüsün ilk günlerinde yaşadığı ruhsal çöküşü anlattı. Albayrak, özel hayatıyla ilgili de birçok ayrıntısı paylaştı.
İşte Albayrak'ın o kelamları:
"BUGÜNKÜ BAYANLARA BAKIYORUM..."
"Hem çocuğuz, hem çay topluyoruz o vakitler, iftara 2 saat kala da çayları satmaya gidiyoruz. Annem o kadar çalışkan bir kadındı ki, bir Ramazan günü iftara doğru annemin de sepeti çok doluyordu , 70-80 kilo oluyordu ki çayı çok satalım. Annem sen çayları sat geleceğim dedi. Annem gitti, çayları sattım, baktım annem geliyor, elinde bir bebek. Anne bu ne dedim, 4-5 saat sonra doğum yapacak anneciğim doğum yaptı, bebeği verdiler kucağına, al sana kız kardeş getirdim dedi. Şimdiki bayanlara bakıyorum, her gün denetime gidiyorlar, bilmem kaç ay kala çalışma olmuyor, o günkü bayanlar hem çay topluyor, hem gidiyor doğum yapıyor, bebeği eline alıp geliyor, akşam meskene gidiyoruz. Büyük Allahım, ülkemiz nerelerden nerelere geldi, şükretmeyi bilmemiz lazım, Allah şükredenlerden eylesin bizi.
"BİNA ALAYIM, APARTMAN ALAYIM ANNE"
Annem dedi ki geçen, durmadan arıyor beni, 'Oğlum Abdurrahim, tır girdi konutumuza, dağıttı bizi' diyor. Abdurrahim bildiğin gibi değil, virajı alamadı vurdu' diyor. Anne sana bina alayım, apartman alayım yeterki üzülme dedim. Hafta sonu anneme gittim, habersiz gittiğimde korkuyor. Eski zaman bayanları başka.Ramazan'da da böyle yapardı, annem yalnızca oturduğu odanın kaloriferini yakıyor, öbür tarafları yakmıyor. Bütün elektriğini, her şeyini ben ödüyorum, bir tane ufak lamba, bir tane petek yakar, sabaha kadar Kur'an okur, dua eder.
"CUMHURBAŞKANIMIZA TEŞEKKÜR EDİYORUM"
Hanımda bir şey olmaya başladı, 'gidelim hastaneye' dedi. Gittik hastaneye, bir aldılar bizi, ciğerlerimizi kaplamış. Koydular bizi bir odaya, iki gün sabah öğlen akşam Parol içirdiler. Artık herkes Allah'a şükretsin, hemşire, hekim bir düğmeye basıyor, 1. günden 7. güne kadar ne ilaç alacağınızı söylüyor. Bu iş bu türlü devam ederken, sağ olsun Cumhurbaşkanımız, Sağlık Bakanımıza teşekkür ediyorum, çok aradılar, çok ilgilendiler.
"OĞLUNUZ ORADA YATIYORSUNUZ"
Bakıyorsunuz, hastaneden sıra sıra tabutlar çıkıyor, fazla sürmedi, birkaç gün sonra oğlum hikmet Kovid oldu, o başka yerde yatıyor, gelinim arıyor, dünya tatlısı bir torunum var, yeni evlenmiş oğlum kovid, o bir taraftan. 5-6 gün geçti, en büyük kızım İlknur kovid olmuş, kocası götüremiyor, ona da geçer diye, tek başına, bizim stadyumun yanından otomobile biniyor, benim olduğum hastaneye geliyor. Bir baba olarak kapalı bir odadasınız, nefes alamıyorsunuz, temiz hava alamıyorsunuz. Oğlunuz orada, siz eşinizle yatıyorsunuz, kızımın geldiğini duyduğumda ağlayarak telefonla konuştum. 'Çok kötüyüm' dedi. Çocuğun kaçıyor, oğlun kaçıyor, kimse yaklaşamıyor.
"ÇOK DUA ALDIM"
O anda bir baba olarak, çaresiz bir halde, kafayı üşütmüş, kendimi duvarlardan duvara vurarak kendimi parçalamaya çalışıyorum, ne yapacağımı şaşırmışım. Yüce Allah'ım o günlerde bana sabır verdi. O günlerde aklıma koyduğum her şeyi hayata çeviriyorum. 10 bine yakın çalışanım var, bütün bölüm müdürleri, her bölümün zam artışlarını getirdiler bana, yüzde 12-13-14'lere varan artırımlar. Çağırdım, 'Bugüne kadar binlerce insan bana çalıştı, Allah'ım bu canı bana bağışladı, bu yıl da ben çalışanlarıma çalışacağım, artırımlar yüzde 23 olacak' dedim. Nasıl keyifli oldu personellerim, nasıl keyifli oldu! Çok dua aldım, Allah herkesten razı olsun, inanılmaz dua aldım.
Yorumlar
Kalan Karakter: