ASPİLSAN Enerji'nin Ar-Ge gururu

Mehmet UZEL (KAYSERİ İGFA)
“Ar-Ge 250” araştırmasına nazaran ASPİLSAN Güç, 2021 yılında “Ar-Ge Merkezinde Yürütülen Proje Sayısına Nazaran Birinci 100” kategorisinde ülkemizin en çok proje yürüten 33. firması oldu.

ASPİLSAN Güç 41 yıldır savunma endüstrinin güç gereksinimlerine kesintisiz yanıt verirken, son yıllarda ürettiği yenilikçi, vizyonel tahlilleriyle farklı kesimlere de yönelerek yeni eserleri ile portföyünü kıymetli ölçüde genişletti.

ASPİLSAN Enerji’nin ülkemizin güç gereksinimleri konusunda dışa bağımlılığını azaltmak ismine Ar-Ge faaliyetlerine yönelik verdiği kıymete ait açıklamada bulunan ASPİLSAN Güç Genel Müdürü Ferhat Özsoy şunları söyledi: “Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’nın takviyesiyle başladığımız ve sürdürdüğümüz li-iyon pil üretim tesisi yatırımımız, dönüşüm ve büyüme manasında 2021 yılında ASPİLSAN Enerji’nin en kıymetli konusu oldu. ASPİLSAN Güç olarak pil üretimini yerli ve milli olarak yapma konusunda çok değerli bir yol katettik.

ASPİLSAN Güç olarak Kayseri, Ankara, İstanbul ve Edirne’de bulunan dört farklı Ar-Ge merkezimizde dalımızdaki inovatif tahlilleri ve ileri teknolojileri sıkı takip ediyoruz. Ar-Ge merkezlerimizde ASELSAN, TUSAŞ ve Roketsan eserlerine yönelik yüksek teknolojili batarya tasarım projelerinde kıymetli bir yol aldık. Bu bataryalar, ülkemizin kritik savunma sistemlerinin yerli ve milli olarak üretilmesine değerli katkılar sağlıyor olacak.

Ankara Ar-Ge Merkezimizde, hem pil geliştirme ve tasarlama yeteneğine sahip hem de hammadde üreticilerine takviye verecek bir altyapının kurulumunu tamamladık. Ülkemizin pil çalışmalarında bir üs olacak olan bu Ar-Ge merkezimizde, pil üretimi ve geliştirilmesine yönelik küçük ya da büyük her türlü testle ilgili tüm paydaşlarımıza hizmet veriyoruz. Misal formda, TÜBİTAK Raylı Ulaşım Teknolojileri Enstitüsü (RUTE) ile imzaladığımız bir mukavele sayesinde pil geliştirme çalışmalarını ortak olarak yürütüyoruz.

İstanbul Ar-Ge Merkezimizde ise 2021 yılında hidrojen ve yakıt pili konusundaki çalışmaların birinci prototiplerini ortaya koyarak kıymetli bir evreyi geride bıraktık. Hem elektrolizör hem de yakıt hücresi prototiplerimizi kamuoyuna sunduk. Bu çalışmalarımızın ne kadar değerli olduğu, Paris Sözleşmesi’nin imzalanmasından sonra daha da barizleşti. Önümüzdeki devirde bu mevzudaki çalışmalarımız daha da sürat kazanıyor olacak.