Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ordu'da Altınordu Akyazı Uhud Camisi'nde irat ettiği hutbede, İslamiyet'in Medine'de güçlenerek yayılmasından münafıkların rahatsız olduğunu ve bu gelişmeyi önleyemedikleri için hayıflandıklarını söyledi. Her geçen gün güçlerini kaybeden münafıkların, Müslümanların birliğine kasteden bozgunculuk faaliyetlerinden de geri durmadığını belirten Erbaş, şöyle devam etti:
- "Müslümanlar aleyhine gizlice ve rahatça görüşebilmek amacıyla bir mescit inşa ettiler. Kur'an-ı Kerim'de Mescid-i Dırar olarak isimlendirilen bu mescitte Peygamber Efendimizin Namaz kılmasını istediler. Böylece meşruiyet kazanacak olan bu mekan, şehirde sürdürdükleri nifak hareketlerinin de merkezi olacaktı. Allah Resulü bu mescitte namaz kılmaya hazırlanırken meselenin iç yüzünü haber veren şu ayeti kerimeler nazil oldu; 'Bir de zararlı faaliyetlerde bulunmak, küfre yardım etmek, müminler arasına ayrılık sokmak için ve öteden beri Allah ve Resulüne karşı savaşanlara üs olsun diye bir mescit yapanlar vardır. Bunlar, bizim iyilikten başka hiçbir kastımız yok diye de mutlaka yemin ederler. Ama Allah şahitlik eder ki bunlar mutlaka yalancıdırlar. Onun içinde asla namaz kılma. İlk günden temeli takva üzerine kurulan mescit, içinde namaz kılmana elbette daha layıktır'."
- "Unutmayalım ki FETÖ, İslam'ın yüce hakikatlerini kendi menfaati için kullanmıştır. Dinimizin temel değerlerini ve kavramlarını tahrif etmiştir. İnsanımızın dini duygularını istismar etmiştir. Sureti haktan görünerek aramıza fitne ve fesat tohumları ekmekten, bozgunculuk yapmaktan asla çekinmemiştir. Kur'an-ı Kerim'de fesatçılar hakkında şöyle buyrulmaktadır; 'Onlara yeryüzünde fesat çıkarmayın denildiğinde, biz ancak ıslah edicileriz derler. Şunu bilin ki onlar bozguncuların ta kendileridir, lakin anlamak istemezler'. Rabbimize sonsuz hamdüsena olsun ki 15 Temmuz'da, Rabbimizin yardımına, hakkın batıl karşısında zaferine şahit olduk. Bizler o gece, hainlerin emellerini kursaklarında bırakan milletimizin destansı direnişine ve cesaretine şahit olduk. Bedenlerini bu vatan için siper eden şehitlerimizin şehadetine, gazilerimizin kahramanlıklarına şahit olduk."
- "Bize düşen, Kur’an-ı Kerim’in rehberliği ve Peygamberimizin örnekliğiyle hayatımıza istikamet vermektir. Milli ve manevi değerlerimizi istismar etmek isteyenlere asla fırsat vermemektir. Ülkemizi ve milletimizi fitneye sürüklemek isteyen istismarcılara karşı yekvücut, tek yürek olmaktır. Tıpkı İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy'un dediği gibi, 'Girmeden tefrika bir millete düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez."