Kıbrıs'ın Kraliçe'den bağımsızlığını kazandığı 1960 Anlaşmaları'na göre Britanya'nın ada topraklarının yüzde üçünü kapsayan iki üssü kontrolüne tutmak suretiyle buralarda yaşayan 12 bin Kıbrıslı Rum'un hayatlarına hükmetmesi sorununda önemli bir gelişme kaydedildi.
Britanya'nın Güney Kıbrıs'taki Egemen Üs Bölgeleri İdaresi'nin açıkladığı yeni sistemle birlikte üslerin yayıldığı topraklar üzerinde arazi ve mülk geliştirmeyle ilgili birçok kısıtlama kaldırılacak.
https://twitter.com/baphometx/status/1523705889882054663
Askeri Olmayan Kalkınma (AOK/NMD) sisteminin çevre ve iş gruplarının yanı sıra hem Kıbrıslı Rum hem de Kıbrıslı Türk yerel topluluklarla istişare içinde oluşturulduğunu aktaran açıklamada hem tüm arazi ve mülk sahiplerinin nerede ikamet ederlerse etsinler haklarının hem çevrenin korunacağı ve aynı zamanda bölgenin işletilip kalkınmasına izin verileceği belirtildi. Açıklamada "Üslerdeki tüm arazilerin yaklaşık yüzde 50'si, Akrotiri Tuz Gölü, Lady's Mile Plajı, bataklık ve kuş yuvalama alanları dahil olmak üzere özel çevresel öneme sahip alanlardır ve gerçekleşebilecek gelişme türleri konusunda katı sınırlamalara sahip olacaktır" denildi.
Yeni sistem, Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda düzenlenen özel bir etkinlikle tanıtıldı. Üsleri yöneten Britanya'nın Güney Kıbrıs Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Rob Thomson, Londra'nın hem Kıbrıs hem de bölgesel güvenliği artırmaya yönelik operasyonel çalışmalarını devam ettirirken, üs bölgelerinde daha fazla kalkınma fırsatına izin vermekten çok mutlu olduğunu dile getirdi.
https://twitter.com/040thomsonrob/status/1523593943514226689
Üçüncü ülke vatandaşları için de ilkler var
Yeni sistemle ev, dükkan, okul ve hafif sanayi tesislerinin inşaatına ve artan ticari faaliyetlere izin verileceğini belirten Thomson, ilk kez Kıbrıs vatandaşlarına ek olarak üçüncü ülke vatandaşlarının da Egemen Üs Bölgelerinde mülk sahibi olabileceği, ikamet edebileceği veya bir iş kurup işletebileceğini duyurdu.
Lillie: Büyük bir dönüm noktası
Britanya’nın Güney Kıbrıs Yüksek Komiseri Stephen Lillie de askeri olmayan kalkınma anlaşmasının uygulanmasının ikili ilişkilerde büyük bir dönüm noktası olduğunu ve üslerde yaşayan binlerce Kıbrıslı için kalkınma fırsatları sağlayacağını vurguladı. Lillie, sistemin yürürlüğe girmesinden sonra 4 ay boyunca yasal itiraz sürecinin açık olacağını ve değişiklik önerilerine fırsat verileceğini sözlerine ekledi.
https://twitter.com/StephenLillieUK/status/1523610150145499137
Anastasiadis: Anlaşma tarihi önemde
Güney Kıbrıs Cumurbaşkanı Nikos Anastasiadis, bunun Kıbrıs, üs bölgesinde yaşayan kişiler ve bölgede mülk sahibi olanlar açısından tarihi bir anlaşma olduğunu vurguladı.
1960 Anlaşmaları’ndan bu yana ilk defa Britanya üsleri sınırları içinde nihai ve bütünlüklü bir düzenleme yapılacağını belirten Anastasiadis, bunun 'Britanya ile Güney Kıbrıs arasındaki mükemmel ilişkilerin ispatı olduğunu, ikili ilişkilerde daha da ilerleme sağlayacağını' dile getirdi.
https://twitter.com/AnastasiadesCY/status/1523570255087296512
Tarafların 2014 yılında imzaladığı Britanya egemen askeri üs bölgelerinin askeri olmayan inkişafı anlaşmasının uzantısı olan yeni sistem, Rum basınında da 'köklü ilişkiler açısından önemli bir dönüm noktası' diye yer aldı.
Yeni sistemle ilgili tüm ayrıntılara, Egemen Üs Bölgeleri İdaresi yani İngilizce kısaltmasıyla SBAA ve Kıbrıs Rum Yönetimi Şehir Planlama ve İskan Dairesi'nin web sitelerinden ulaşmak mümkün.
Yorumlar
Kalan Karakter: