Kürşat Ayvatoğlu'ndan İtiraf Gibi Açıklama: 'Uyuşturucu batağına sürüklendim'

Uyuşturucu kullanırken görüntülenen AK Partili'li ofis işçisi Kürşat Ayvatoğlu, ailesi aracılığıyla bir açıklama yayımladı.

Açıklamada, 'uyuşturucu batağına sürüklendiğini' tabir eden Ayvatoğlu, ''Ticaret yapıyor olmama karşın AK Parti Genel Merkezde bir işim olursa siyasi büyüklere daha yakın olursam daha güçlü olurum fikri ile orada işe girmek için bütün şartları zorladım" dedi.

Ayvatoğlu, kendisini 'yolunu şaşırmış, bu dünyanın içinde savrulup duran bir genç' olarak tanımladı.

Kürşat Ayvatoğlu'nun Twitter hesabından paylaştığı açıklamada şu sözler yer aldı:

"Tarafımdan yapılan tek resmi açıklama olup farklı hesaplardan yapılan açıklamalara prestij edilmemesini rica eder hürmetler sunarım. Babam vefat ettikten sonra ailemin daha fazla sorumluğu almak durumunda kaldım. Daha fazla güçlü görünürsem her kapının açılacağını düşündüm. Artık, çok yanlış olduğunu anladığım bu durumun içine sürüklendim. Daha fazla nüfuz sahibi olma, olduğundan farklı görünme uğraşıyla gücün yanında görünme, hükümetteki güçlü beşerlerle fotoğraf vererek kendime yeni kapılar açma fikri beni her gün öteki bir yanlışa sürükledi. Meğer insanın kendi gayreti kendi gayreti kendine yetermiş. Akabinde uyuşturucu batağına sürüklendim, içine çektikçe beni çekti, kendim olmaktan çıktığım bir dünyanın içinde savruldum. Bundan kurtulmak için tekraren yardım istemeyi düşündüm lakin merhum babam, canım anamı düşündükçe bir türlü kimseye bunu anlatamadım. Şu anda herkes bana söylenmesi gerek bütün makus kelamları söyledi. Tahminen daha da söyleyecek. Meğer ki benim durumunda yüzlerce genç var, birçoğu nüfuzlu ailelerin çocukları. Benim üzere yolunu şaşırmış, bu dünyanın içinde savrulup duran birçok genç var. Zalimce beni yerden yere vuran beşerler şunu bilmeliler ki, sizlerin de çocukları var, hayatta sizler nelerle karşılaşacaksınız bilmiyoruz. Canım anam bütün bu makûs günleri tek başına göğüslemeye çalışıyor. Bir anneyi düşünüp zalimce söylediklerinizi tekrar düşünmenizi rica ediyorum. Evet keşke bende en başta annemi, merhum babamı ve kendimi daha fazla düşünseydim. Keşke hayatımı geri alabilseydim, bütün bunların içine düşmezdim. Çok üzgünüm, kendimi ölümün kıyısında hissediyorum. Her şey için çok pişmanım. Hayatımı geri alabilseydim keşke.


Lüks yaşantı imajıma açıklama getirmem gerekirse, evet arkadaşlarımla ortak otomobil alıp satarak ve galericilerden gerçekleştirdiğim satış başına komisyon alarak hayatımı kazanıyordum. Aslında göstermeye çalıştığım gibi bir hayatım yok lakin bunu da olduğundan farklı görünme psikolojimle daima bu cins fotoğraflar yayınlayarak oluşturmaya çalıştım. Bu da bir Özgüven sorunu, öteki bir ruhsal sorun olduğunu artık daha uygun gülüyorum. Ticaret yapıyor olmama karşın Ak Parti Genel Merkezde bir işim olursa siyasi büyüklere daha yakın olursam daha güçlü olurum niyeti ile orada işe girmek için bütün şartları zorladım.


Maddi olarak muhtaçlık duymama karşın Partinin gücü için orada olmak istedim. Bu niyet üslubu beni daha büyük yanlışların içine sürükledi. Bana verdiği vücuda ve ruha bu kadar makus şeyler yaptığım için evvel Allahtan af diliyorum, babamın vefatından sonra omuzlarına dünyanın yükü binen ve benim yaşattıklarımla perişan olan dünyasını başına geçirdiğim annemden, siyasi davasına, makûs bir materyal olup bütün berbat sözlerin gayesi olan Ak partinin bütün mensuplarından ve bütün Türkiye den özür diliyorum."