Hepimiz tamamen anlaşıldığımız, samimi ve güvenli ilişkiler kurmak isteriz. Fakat bunu yolu elbette iletişim becerilerinden geçer. Samimi ve yakın ilişkiler kurmak istediğimizde çeşitli zorluklarla karşılaşırız. Bazılarımız bu konuda diğerlerinden daha iyidir. Bazılarımız ise diğerlerine göre daha fazla engelle karşılaştığını düşünebilir. Benzer şekilde, spor veya zeka gibi yeteneklerde olduğu gibi, insanların iletişime uygunluk seviyeleri de farklılık gösterir. Örneğin, anaokulu çağındaki çocuklar sosyal becerilerde farklı düzeylerde yetenek gösterebilirler ve bu durum, daha doğal olarak yetenekli olanların diğerlerinden daha kolay arkadaş edinebildiklerini görebiliriz. Ancak, duygusal ipuçlarını okumakta zorlananlar için, ilişkilerde ilerlemek daha zor olabilir.
Yapılan çalışmalar, konuşmalarda, duygusal mesajın yaklaşık yüzde elli beşinin yüz ifadeleri ve vücut jestleri aracılığıyla iletilirken, yaklaşık yüzde otuz sekizinin ses tonu aracılığıyla aktarıldığını öne sürdü. Bu, duygusal anlamın sadece yüzde yedisinin kelimeler aracılığıyla iletilmesi anlamına gelir. Sadece kelimelere dayanan bir kişi, mesajın yüzde doksan üçünü kaçırabilir, ki bu bir ilişkide iyi sonuçlanmayacaktır.
Duygusal ipuçlarını yakalama becerisi, ilişkilerde derin bağlar kurulmasına ve güvenin oluşmasına da katkı sağlar. Karşımızdaki kişinin duygusal durumunu anlamak ve ona uygun bir şekilde tepki vermek, empati ve anlayışın göstergesidir. Bu da karşılıklı anlayışı arttırır ve ilişkilerin daha sağlam temellere oturmasını sağlar. Sonuç olarak, duygusal ipuçlarını yakalama yeteneği, insan ilişkilerinde başarılı iletişim ve sağlıklı bağların oluşması için kritik bir öneme sahiptir.
Merhaba, Yazılarınızı keyifle okuyorum. Resminizden mesleğinizde yeni olduğunuzu düşünmekteyim Yine de bu tür yararlı paylaşımlarınızı takip edeceğim. Başarılar