Bir hafta süren Hatay iş seyahatim sürecinde şahit olduklarım sebebiyle psikolojik olarak yerle yeksanım!
Bahse konu ilimiz sınırları içinde, tabiri caizse, sinir sistemi bozulmamış hiç kimse kalmamış olduğuna bizzat şahit olduğum için gerçekten yerle yeksanım.
Şahit olduğum birkaç enstantane var, ancak aklıma gelince kirpiklerim ıslanıyor. Bu sebeple şahit olduklarımı sahiplenerek yutkunmayı tercih ediyorum.
Yara sarmak anlamında yürütülen çalışmalar son sürat devam ediyor, evet; ancak yaşananlar sonrası durum gerçekten vahim! Şehir adeta zay, insanlar ise gerilmiş bir yay!
İstanbul'a döndükten sonra söylediğim ilk şey: "Hatay'ı görseniz, gerçekten yediğiniz her lokma, içtiğiniz her yudum boğazınıza düğüm olur!" oldu.
Kimse kusura bakmasın, insanın sadece dua ile olmadığını anladığında, başına o dua ettiğinin bir benzeri gelmiş oluyor maalesef! Allah korusun.
"Taşın altına elini uzatmak" ne demek bilmek yetmez, uzatmak elzem!
Dediğim gibi, devlet gerçekten hummalı bir çalışma içinde Hatay'ı yeniden inşa etmek için mücadele ediyor. Fakat koca bir coğrafya yerle yeksan iken; memleketin dört bir yanında insanların şezlonglar üzerinde baldır bacak fotoğraf kareleri pay etmesi, dünya şeyimde değil edalarıyla oradan oraya fing atması, üç kuruş için kırk takla devirmesi, keyfi uğruna film fırıldak çevirmesi, "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" sessizliği... vs bize hiç ama hiç yakışmıyor, hiç ama!
Adım kadar samimi söylüyorum; Göğüs çatalınız, bacaklarınız, saçlarınız, basenleriniz, kalçalarınız, yani topyekûn resmetmeye mücadele ettiğiniz teniniz kocalarınızı; paranız, pulunuz, işiniz, gücünüz ve saçma sapan gösteriş merakınız kadınlarınızı ilgilendirir!
Milletin gözünün içine içine sokacak şekilde teninizi ve gerim gerim gerilerek ifade etme derdinde olduğunuz gelirinizi gevşek gevşek resmetmek yerine, orta yerde duran dünya kadar zorluğa dair iki kelime pay etmeniz, gücünüz kadar destek vermeniz tavsiyemdir ki, insan olana yakışan tam olarak budur!
Mesaj attım bitti, para yolladım gitti diyenlerin zaten "Öğüt girecek yerlerine söğüt....." demiş atalarımız. Özetle Hatay, bilhassa Antakya ve buralarda hayatta kalan herkes çok zor durumda!
Şezlong ile sevişmesi bitmek üzere olanlar, kış kapıda ve neredeyse kar yağdı yağacak. Kayak takımları için kıyak indiragandiler de bugünden tamamsa, gaydırı gubbak hayata bakış ile kıç devirmeye devam edebilirsiniz!
Size ne değil mi, kimin neresine mart karı yağmış, yağıyormuş, yağacakmış!
İnce sağlıcakla
Yorumlar
Kalan Karakter: